Otizmli bireylerde ekolalinin sıkça görüldüğünü hepimiz biliriz.  Ancak ekolalisi olan çocuğa nasıl davranılması gerektiği konusunda kafalar epeyce karışık. İşte bu videoda sizlere bu konuda öneriler getirmeye çalıştım.

Ekolali, kelimelerin ve seslerin tekrarını ifade eder. Ekolali aslında çocuk gelişiminin normal bir parçasıdır. Yürümeye başlayan çocuklar konuşmayı öğrenirken duydukları sesleri taklit ederler. Bununla birlikte, tipik olarak gelişen bir çocuk zamanla ekolali yapmayı bırakarak normal konuşma şeklinde iletişim kurmaya başlar.

Otizmi olan birçok çocuk kelimeleri kullanır, ancak sözcükleri aynı sırada ve genellikle aynı şekilde, bir TV programında, bir kitapta, öğretmenlerinden veya başka bir kaynaktan duydukları şekilde kullanırlar. Otizmde ekolalinin birkaç amacı olabilir veya amacı zaman içinde değişebilir. Bazı çocuklar (ve yetişkinler de) insan sesini, arkasındaki anlamı kavramadan taklit eder. Ekolaliyi duyusal bir çıkış olarak ve endişeli olduklarında kendilerini sakinleştirmenin veya duyusal zorluklarla başa çıkmanın bir yolu olarak kullanabilirler. Durum böyle olunca, ekolalinin bazen bir tür kendini uyarma olduğu da düşünülebilir. Ekolali, konuşma becerisi olan otistik çocukların çoğunda görülür. Yaşın ilerlemesi ve eğitimle ekolalide azalma görülür.

Burada ekolaliyi biraz daha açalım:

Otizmli bireylerde ekolali 2 şekilde görülebilir.

1-Anında ekolali:

2-Gecikmiş ekolali:

Otizmli çocuklarda ekolali, anında ekolali ve gecikmiş ekolali olarak ayrılabilir.

 

1-Anında ekolali:

Anında ekolali konuşma sırasında söylenenlerin tekrar edilmesidir. . Örneğin, “Adın ne?” diye sorulduğunda çocuk, “Adın ne? diye karşılık verir, “Günaydın Murat” denildiğinde, o da “Günaydın Murat” diye aynı cümleyi tekrarlar.

Gecikmiş ekolali ise çocuğun günler, aylar önce duyduğu sözleri tekrarlamasıdır. Mesela reklamda duydukları cümleleri veya izlediği çizgi filmden bir sahnedeki  cümleleri tekrar edip durabilir.

Birkaç hafta önce dinlediği bir şarkıyı söyleyebilir ya da iki gün önce anne ve babasının evde yaptığı tartışmayı sınıfta yineleyebilir, hem de aynı onların ses tonuyla. Bu süre oldukça değişkendir.

 

Genel olarak ekolali işlevsiz bir dil özelliği gibi algılansa da  Anında ekolali etkileşim içerdiği için  fonksiyoneldir ve bir çeşit  iletişim girişimidir. Siz bir şey söylediğinizde anında ekolali yaparak cevap veren çocuğa en azından konuşma anında sıranın kendinde olduğunu biliyor olduğunu düşünmeyi tercih ederiz. Bunun yanı sıra çocuklar  anında ekolali yaparak  yetişkin tarafından başlatılan tanıdık sözlü rutinleri tamamlamak için ekolali yapabilirler. Mesala sınıf içinde puzelle tamamalamayı başardığında “ o bravo” sözcüğünü kendiliğinden söyleyebilir. Aslında duymaya alıştıkları sözcükleri yansıtan tekrarlayan davranışlardır bunlardır. Bu; sözlü tamamlamadır.

Bazen çocuklar anında ekolali yaparak bilgi sağlamaya çalışabilirler. Ancak burada parçaları birleştirmekte zorlandıkları için soruya karşılık gelen bir şarkıyı veya daha önce duydukları  bir sözü tekrarlayabilir. Örneğin “açıktın mı” diye sorulduğunda çok sevdiği bir yiyeceğin reklam repliğini tekrar edebilir.

2-Gecikmiş ekolali:

 Gecikmiş ekolali ise etkileşimli değildir ve  iletişim amacı taşımaz. Çocuk aniden ortamda hiçbir bağlam yokken geçmişte televizyondan ya da başkalarından duyduğu sözcükleri tekrarlayabilir. Bu davranış kendini uyarıcı olabilir. Bazen çocuk görsel alanında ki bir nesne , kişi veya faaliyet tarafından tetiklenir ve durum ilişkilendirmesi yapar Örneğin, yolda yürürken önünden geçtiği  markayı görürse, reklamlarda ki şarkısını söyleyebilir . Çocuk , normal bir sesle yanıt vermeden önce aynı cümleyi kendi kendine birkaç kez yumuşak bir şekilde söyleyebilir.

Bazen de otizmli çocuklar özdenetimlerini sağlamak için ekolali yaparlar. Bağırmak yok, vurmak yok gibi. Yada ellerini yıkamak istiyorsa , kendine “Suyu aç. Sabun kullan. Ellerinizi durula. Suyu kapat. Kuru eller. Gibi sözleri tekrarlayarak bu beceriyi yerine getirebilirler.

Kimi çocuk, bağımsız olarak tek bir kelime söylemezken, yüzlerce şarkıyı ezbere bilir ve istediği an şarkıyı söyler. Bazı çocuklarda ihtiyaçları dışında karşılıklı konuşma görülmez; fakat sorulara cevap verir, uzun ve düzgün cümleler kurar, birileri güldüğü zaman katılır. Annesinin kendisini tesseli etmek için söylediği bütün cümleleri sıkıldığında tekrar eder. Annesi yanında olmadığı halde annesiyle karşılıklı konuşuyormuş gibi, hem kendi hem de annesinin söylediklerini hep aynı ses tonuyla tekrar eder:

Yasin: Anne otobüs gelecek mi?

Yasin: Birazdan gelecek oğlum.

Yasin: Bak otobüs geliyor cici oğlum.

Yasin: Anne otobüs ne zaman gelecek?

Yasin: Şimdi gelir, ağlama oğlum, bak beni üzüyorsun vb konuşmalar dakikalarca devam edebilir.

 

EKOLALİYİ AZALTMA

Otizmli çocuklarda ekolali uzun süreli devam ettiği için spontan konuşma ortadan kalkmaktadır.

Bu yüzden çocuğun sözel iletişiminin geliştirilmesi için ekolalinin azaltılması gerekmektedir. Bunun içinde çocuğun ifadelerinde uygun sözcük kullanımları yoksa bunlar öğretilmelidir. Uygun sözcüklerin öğretiminde ödül kullanılmalıdır.

Örnek:

Öğretmen: (Araba materyalini göstererek)

Öğrenci: ‘Araba’ diye bağırır.

Öğretmen: ‘Araba istiyorum’ der.

Öğrenci: ‘Araba istiyorum’ şeklinde tekrar yapar.

Böylelikle ekolaliyi amacına uygun bir şekilde kullanmış oluruz. Bir süre sonra çocuğa araba gösterildiğinde araba istiyorum veya araba verir misin? Yönergesiyle model olunmuşsa o şekilde diyerek talepte bulunacaktır. Bunun gibi yüzlerce örnek düşünülüp ilgi ve ihtiyaçları doğrultusunda kullanarak ekolali minimum seviyeye ya da tamamen ortadan kalkma seviyesine getirilebilir.

 

Ekolaliyi azaltabilmek için öncelikle ifadelerdeki uygun olmayan durumlar görmemezlikten gelinmesi gerekmektedir. Eğer bunu başaramazsak çocuk bizim ilgimizi çekmek için bunu kullanabilir.

Böylece uygun olmayan konuşmalar görmemezlikten gelinip doğru konuşmalar ödüllendirilirse çocuğun ekolalisi azalacak ve spontan konuşması artacaktır.

Ekolali otizmli bireylerin çok belirgin bir özelliğidir. Bazı kelimeler, cümlenin bir bölümü ya da bir deyim hiç değiştirilmeden tekrar edilir. Ekolalinin otistik kişiler için birçok işlevi olabilir. Örneğin dikkat çekme, konuşmayı sürdürme ya da belirli bir ifadeyi anlama gibi. Bundan dolayı ekolalinin öğrenci için nasıl bir işlevi olduğunun saptanması çok önemlidir. Eğer ekolali cümleyi anlama işlevini görüyorsa, bazı durumlarda buna izin vermek gerekir. Ancak kelimelerin daha sessiz tekrarlanması sağlanabilir.

Otizmli çocuğa sürekli tekrar ettiği bir ifadeyi gerçekten anlayıp anlamadığı sorulur. Eğer anlamadıysa bu ifade tekrarlanmayacak duruma gelene kadar bu adım tekrarlanır. Terapist çalışma yaptığı cümlelerin listesini çıkartıp sağlanan başarıyı sürekli kontrol etmelidir.

Ekolali sterotip davranışa dönüşüp kendi kendini rahatlama amacıyla yapılıyorsa onu görmezlikten gelerek, oyunla dikkati başka yere çekebilirsiniz.

Ebeveynler Neler Yapabilir?

Sade ve tutarlı dil kullanımı; jest, mimik ifadeleri ile beden hareketlerinin basit ve anlaşılır olması, kullanılan kelime sayısının minimum düzeyde tutulması, yönerge verilirken basit ve anlaşılır olması, sakin bir ses tonu ile konuşması gerekir. Çocuk ile iletişim kurmak için çocuğa bir fırsat tanınmalı, sözel iletişimdeki olumsuz kullanımların görmezden gelinmesi, sosyal ortamlarda model olunması, çocuğa yardımcı olmak için yapılacaklar arasındadır.

Çocuğun tekrarını daha da arttıracak işlevsiz ve bağlam dışı kelimelerden yönergelerimizi arındırmamız oldukça önemlidir. Unutmamalıyız ki çocuğa söylenebilecek her söz, sergilenecek her tavır kendisi tarafından aynı şekilde tekrar edilecektir.

 

Örnek:

Çocuğuyla beraber oturan bir annenin bulunduğu görsel üzerine konuşuluyor.

Öğretmen: Ne yapıyor?

Öğrenci: Baba

Öğretmen: (Dikkat ediniz ‘hayır burada baba yok’ demiyor.) ‘Evet babası yok’ der.

Öğrenci: Anne der.

Öğretmen: ‘Annesi var’ der.

Öğrenci: Yine baba diyerek ekolali yapar.

Öğretmen: ‘Bu çocuk’ der.

Örnekte gördüğünüz gibi, öğretmen öğrencinin tekrarını arttıracak bağlam dışı kelimelerden uzaklaştırıp, görselde olan kişilere yöneltmektedir.

 

Hadi, söyle, de, gibi uyarıcı kelimelerin ekolalisi olan çocuğa yöneltilmesi tekrarına kelime katarak bozuk cümle yapıları kurmasına sebep olacaktır. Köpek görselini göstererek ‘hav hav’ de şeklinde bir yönergenin yerine ‘köpekler hav hav der’ şeklinde bir yönergenin kullanması daha anlamlı ve işlevsel olacaktır.

 

Gecikmiş ekolali,  dinleyen kişi için bir anlam ifade etmese bile bu tekrarlanan cümle aslında çocuğun yaşamı, istediği ya da ilgi alanları ile alakalıdır.

Ekolali aslında  ilişki kurma ve sosyal yakınlığı destekler. Kelime ve grameri geliştirme dahil olmak üzere dil kazanımını destekler. Ekolali, otizmli bireylere karşılıklı konuşma yoluyla başkalarıyla etkileşime girme ve etkileşimde bulunma fırsatları yaratır. Bu sözel karşılık, ilişki kurma ve diğerleriyle sosyal-duygusal yakınlığı destekler.

Ekolali, çeşitli iletişim amaçlarına hizmet eder. Otizmli bireylere söyleneni doğrulama, istek bildirme, talep etme, reddetme, protesto etme,  ilişki kurma ve direktif verme olanağı sağlar. Göz teması, beden dili, mimikler ve jestler gibi sözel olmayan iletişim becerileri sıklıkla ekolali ile birlikte görülür.

Ekolali, kendini kontrol etmesine yardımcı olur.  Çoğu uzman o an çocuğun ne için iletişim kurduğunun net anlaşılmamasına rağmen ekolalinin iletişimi geliştirdiğini söylüyor. Çocuğun tekrarları o anki durum içinde bir anlam ifade etmese ve anlamsız gelse bile ekolali, cümleleri öğrenme, bilişşel işlevler ve kendini kontrol etmeye yardımcı olur.

Çocuğunuzun ekolalisini sınırlamaya çalışmak mantıklı görünebilir. Fakat gerçek şu ki, ekolali değerli bir fonksiyona hizmet edebilir ve doğru koşullarda çok olumlu bir davranış olabilir. Ekolaliyi söndürmeye çalışmak her zaman iyi bir fikir olmayabilir.

Ekolalinin işlevsel olarak yapılması aslında iyidir. Çocuğunuz sözlü olarak isteklerini ve ihtiyaçlarını iletmek için bir araç geliştirmiştir. Bunu yapmış olması daha fazlasını yapabileceği anlamına gelir.

Uzun vadede, çocuğunuzun ekolali yaparak konuşması çoğunlukla daha tipik ve işlevsel hale gelecektir. Çocuğunuz hiçbir zaman tipik iletişim becerileri geliştirmiyor olsa da, kendini sakinleştirmek için kelimeleri kullanması, sık sık gösterdiği agresif davranıştan iyidir.

İşlevsel ve İşlevsel Olmayan Ekolali

Bazı otistik çocuklar için ekolali basitçe anlamsız seslerin tekrarıdır. Bu durum ve gerçek kelimelerin mantıksal düzende işlevsel olmayan tekrarı, bazen ebeveynler için çok yanıltıcı olabilir. Bir çocuk bir Sünger Bob bölümünün tüm senaryosunu okuyabilir ancak karakterlerin kim olduğunu, ne söylediklerini veya hikayenin ne anlama geldiğini anlayamaz. Ezberlenmiş seslerin tekrarlanmasının bazı çocuklar üzerinde sakinleştirici bir etkisi olabilir.

Bununla birlikte, işlevsel ekolali, ezberlenmiş ifadelerin gerçek bir amaç için uygun kullanımıdır. Örneğin, bir çocuk televizyonda "Süt var mı?" gibi bir ifade duyar ve sonra susadığında, "Süt var mı?" diyebilir. Bu ifadeyi TV’deki reklamla tam olarak aynı tonda ve vurguda söyleyebilir. Yine bu durumda, çocuk hafızaya alınmış tekrarlanan cümleyi kullanmış, ancak bu kez işlevsel bir şekilde kullanmış oluyor. Bir şeyler içmek istiyor ve isteğinin anlaşılması gerekiyor ancak bu kendi cümlecikleriyle gelmiyor.

İşlevsel olmayan ve işlevsel ekolali farkını tanımlamak zor olabilir. Örneğin, bir çocuk "Öğle yemeğinde ne yedin?" sorusuna "Fıstık ezmesi ve jöle." cevabını verebilir. Aslında bir jambonlu sandviç yemiş olsa bile "Fıstık ezmesi ve jöle." ifadesini belli bir soruya uygun yanıt olarak ezberlediği için kullanabilir. Benzer şekilde, bir çocuk sinirli olduğunda uygunsuz bir cümle kullanabilir; çünkü filmde sinirli bir karakter tarafından kullanıldığını duymuştur. Bu durumda, bir ifadeyi işlevsel olarak kullanıyor ancak yanlış bağlamda kullanıyordur.

 

SON OLARAK…

  • Ekolaliyi azaltmak için yapılacak en iyi şey çocuğu çok iyi değerlendirerek, ekolaliyi hangi durumlarda yaptığını belirlemek gerekir. Çocuğunuzu ve ilgi alanlarını gözlemleyin - Çocuğunuzu izleyin ve ekolali kullanırken ne yaptığını ve nereye baktığını görün. Bir şeye mi bakıyor, bir nesneye mi dokunuyor, dikkatinizi çekmeye çalışıyor, bir soruyu mu yanıtlıyor, tek başına mı oynuyor? Mutlu, sinirli, üzgün, heyecanlı mı görünüyor. Bu gözlemler, çocuğunuzun ekolali kullandığı bağlam hakkında size ipuçları verir.
  • Eğer çocuk ekolaliyi dikkati üzerine çekmek amacıyla yapıyorsa bu durumda çocuğu duymazlıktan gelmek en doğru yaklaşım olur. Ekolali yaptığında duymazlıktan gelip, dili işlevsel kullandığında onunla iletişime geçmek ekolalinin azalmasına doğru kullanımlarının artmasına yardımcı olacaktır.
  • Eğer çocukta ekolali stereotip davranışa dönüşmüşse burada ekolaliyi kullanma nedeni daha çok kendini rahatlatmak, duyusal problemlerle başa çıkmak için olabilir.
  • Günlük söz kalıplarını aile içinde yoğun olarak kullanıp çocuğunuzun kullanması model olabilirsiniz. Bunun için resimli kartlar da kullanabilirsiniz. Örneğin güne başlarken üzerinde doğan güneşin olduğu bir kart kullanıp çocuğa gösterip "Günaydın." diyerek çalışabilirsiniz. Çocuğunuz kartı görüp "Günaydın!" demeye başladıktan sonra kartları çekerek, yani artık göstermeyerek, çocuğunuzun uyanınca "Günaydın." demesini sağlayabilirsiniz. Bu "Günaydın!" işlevsel konuşmaya ilk adım olabilir.
  • Yakın çevrenizde "Hadi baba de. Hadi araba de. " gibi yönergelere çocuğunuzun maruz kalmasını engelleyebilirsiniz. Bu en önemli etkendir. Engel olduğunuz her yönerge ekolaliyi biraz daha geriletir.
  • Sade ve tutarlı dil kullanımı; jest, mimik ifadeleri ile beden hareketlerinin basit ve anlaşılır olması, kullanılan kelime sayısının minimum düzeyde tutulması, yönerge verilirken basit ve anlaşılır olması, sakin bir ses tonu ile konuşmak gerekir. Çocuk ile iletişim kurmak için çocuğa bir fırsat tanınmalı, sözel iletişimdeki olumsuz kullanımların görmezden gelinmesi, sosyal ortamlarda model olunması, çocuğa yardımcı olmak için yapılacaklar arasındadır
  • Çocuğunuza Etkileşim temelli ve bütüncül olmayan öğretim yöntemleri yerine tamamen taklide dayalı bir öğretim yöntemi uygulanıyorsa evde taklit etme çalışmaları yapıyorsanız şunu uygulayabilirsiniz: Çocuğunuzdan "hav hav " sesini almak istiyorsanız "hav hav de!" demek yerine, "köpek hav hav “ der. gibi cümlenin içinden hedef sesi çekmesi gereken yönergelerle çalışabilirsiniz. Burada çocuğunuz cümlenin içinden hedef sesi çekip seslettiğinde bu işlevsel bir konuşma/tepki olur.
  • Ama siz "köpek nasıl ses çıkarır?" dediğiniz anda çocuğunuz "köpek nasıl ses çıkarır?" diye tepki verirse ki verebilir bu noktada sabırlı olun çocuk size mesajını zaten iletti, bu yüzden farklı bir şekilde tekrar söylemesine gerek yok. bu tepkiyi görmezden gelerek doğru olan sese model olmak önemlidir. "köpek hav hav diye ses çıkarır evet. Aynen böyle, hav hav ." gibi.. Model olan cümlelerinizde istediğiniz ses ya da kelimeyi vurgulamak da önemlidir. "Köpek hav hav diyor." derken "hav hav" sesini yüksek sesle ya da farklı ses tonuyla söyleyebilirsiniz. 
  • Söylediklerini dikkatlice dinlemek - Çocuğunuzun kullandığı kelimeleri dinlemek önemlidir. Söylediklerinizi tam olarak tekrarlıyor mu yoksa biraz değiştiriyor mu? Bir videodan, okuldan veya başka bir yerden duyduğu bir şeyi tekrarlıyor mu? Çocuğunuz yankılanmadan hemen önce ne söylendi? Dikkatlice dinlemek, çocuğunuzun ne anlatmaya çalıştığı hakkında size daha fazla ipucu verecektir.
  • Beklemek, konuşmadan - Çocuğunuzla etkileşiminiz sırasında asla durmaz ve beklemezseniz, birçok ince ipucunu kaçırırsınız ve çocuğunuzun size mesaj göndermek için çok fazla fırsatı olmaz. Çocuğunuzun size bir mesaj göndermesini sabırla beklemek, onun mesajının sizin için önemli olduğunu bilmesini de sağlar.

 

Ayrıca bu videoyu izleyebilirsiniz: